3 Ocak 2017 Salı

TERÖR VE SORUMLULUKLARIMIZ

Öfkeliyiz! Öfkemizde haklıyız...Öfkelenmemek mümkün değil. Hatta uygun ifade edildiğinde öfkelenmek sağlıklı ve doğal bir duygudur.Öfkemiz önemli,öfkemizi nasıl yöneteceğimiz daha da önemli.Öfkemizi gösterme biçimimiz, kültürel olgunluğumuzu gösterdiği gibi, öfke duyduğumuz olguya hizmette edip etmediğimizi de ortaya koyar...

Sorumluluk duymak önemli...Sadece başkalarına sorumluluk yüklemek,kendimizi muaf tutmak sorunların çözümüne değil,çözümsüzlüğüne hizmet eder...Sorumluluğun gereklerini yerine getiremiyorsak, en azından sorumsuz davranışlardan uzak durmamız gerekir...Sorumsuz davranışlardan sadece herhangi bir alandaki sorumlular değil,tek tek bireyler olarak hepimiz de hesap verme durumunda olduğumuzu unutmamalıyız...Evde,sokakta,sosyal medyada,yazılı ve görsel basında söylediklerimizin,yazdıklarımızın,yaptıklarımızın kime hizmet ettiğini iyi düşünmek zorundayız...Önümüze konulan her "verinin" doğruluğunu araştırmadan servis yapmanın,savunmanın en başta kendimize,savunduğumuz fikre,inanca  zarar verdiğini yaşam bizlere öğretmiş olmalı...

Bir ülkede,şehirde,partide v.b birçok kültürün,yaşam tarzının,inancın,düşüncenin olması hayatın kendi gerçeğidir...Yani "öteki" vardır ve doğaldır...Doğal olmayan "ötekini" kendimize benzemeye zorlamak,olmadıysa düşman ilan etmek...İşte "ötekileştirme dediğimiz şey de budur...Ne yazık ki; "ötekileştirmeyi" diline dolayanlar en fazla "ötekileştiren" haline geldiklerinin farkında değiller...Bir üst kültür altında tüm farklılıklarımızla yaşamak zorundayız...

Bir birimizi ve karşıdakini suçlama kolaycılığımız sorunun esas kaynağını kaçırmamızı beraberinde getiriyor...Evet diğerinin eksiğini,hatasını söyleyelim, ama kendi sorumluluklarımızı da bilelim...Kullandığımız dilin,üslubun kime hizmet ettiğini görelim...Toplumu,insanlığı ilgilendiren sorunlardan siyasi çıkar sağlama telaşı küçük düşürücü oluyor ve halklar buna pirim vermiyor...

Şu son insanlık dışı Reina saldırısı sonrası yaşananlar,söylenenler,yazılanlar ne kadar da çok terörün amacına hizmet ediyor...Uluslar arası boyut unutuluyor,içeride siyasi suçlamalar öne geçiyor...

Diyanet İşleri Başkanlığının yılbaşı öncesi kabul edilemez açıklaması gibi açıklamaların,  Reina saldırısı sonrası ne kadar önem arz ettiği net bir şekilde görülmüştür. Saldırı sonrası açıklamaları her ne kadar durumu toparlamaya çalışsa da ok yaydan çıkmıştır bir kere...Bir çok ilde Noel babanın kafasına silah dayayan görüntüler, yılbaşı kutlamalarının günah olduğundan dem vuran paylaşımlar ,muhafazakar dışı yaşam tarzlarına öfkeye varan söylemler...

Öte yandan, DEAŞ'ın eylemlerinden kalkarak, hükumetin,dindarların tümünün laik kesimi sindirme amacı taşıdığını iddia etmek,esasında terörün destekçisi olan emperyal güçlerin adım, adım toplumu ayrıştırmada başarılı olduklarını gösteriyor...DEAŞ gibi, sorumluları arasında İngiliz,Amerikan vatandaşlarının olduğu bir örgütün Müslüman,Hıristiyan,Musevi,Laik,Anti-Laik ayrımı yapmadan insanları katlettiği,İslami kültürel yapıları yerle bir ettiği göz ardı edilerek, sanki sadece laik kesimi hedef alıyormuş ve muhafazakar kesimin istediğini yapıyormuş imajı yaratılarak, buradan farklı yaşam tarzları arasında ayrışmaya çanak tutmak terörün arkasındaki güçlere hizmet etmek olduğu artık görülmeli...  

Türkiye'de terör yeni ortaya çıkıyormuş gibi davranmak,geçmişi resetlemek,bunu savunulan bir yaşam tarzının yarattığını iddia etmek, gerçekleri ters yüz etmektir...Sadece SHP_DYP koalisyonun olduğu zamana bakmak yeterlidir...Uğur Mumcu,Gaffar Okan,Bahtiyar Aydın,Eşref Bitlis,Vedat Aydın gibi ünlüler yanında onlarca Kürt iş adamlarının katledilişleri... 1992'de 362, 1993'te 467, 1994'te 423, 1995'ten (166) faili meçhul cinayet gerçekleşiyor. .. Bu "laik yetiştirme tarzının  sonucudur" dense haksızlık olmaz mı?...Hele,hele SHP nin o dönem hazırladığı Kürt raporu ortadayken ( Olağanüstü Hal'in (OHAL) ve koruculuk sisteminin kaldırılması, genel af ilan edilmesi, Kürtçe eğitimin önünün açılması, radyo ve televizyonda Kürtçe yayınlara izin verilmesi gibi önerilerde bulundu.) terörün arkasındakileri unutup, SHP ye yüklenmek insafsızlık olmaz mı?


Sorumsuzca davranmak,kendi ayağımıza sıkmaktır...Bir birimizi suçlamak yerine,bir birimizi anlamaya çalışmaz isek terör örgütleri ve arkasındakiler başarılı olurlar ki; bu da hepimizin sonu demektir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder